KİTABIN ADI    :  ONLAR HEP ORADAYDI

YAZARI              :  SUNAY AKIN

1.    Oysa, suyun maviliği üstündeki siyah leke, İkinci Dünya Savaşı sırasında Amerika üniforması içinde ölen karatenli insanların kanayan yarasıdır. Çünkü Amerika, o yıllarda, karatenli insanları cepheye göndermekte ayrım yapmazken, ırklar karışmasın diye Afrika kökenli yurttaşlarından kan bağışı kabul etmiştir!..

2.    Yasağa aldırmadan, Afrika’dan Amerika’ya köle taşımaya devam eden tüccarlar, ufukta üstlerine doğru gelen bir gemi gördüklerinde, yakalanmamak için, birbirine zincirlerle bağlı karatenli insanları denize atarlardı. Okyanusa gömülen o zavallı Afrikalılar, göğüslerine taktığı madalyanın bileklerindeki zincirden bir farkı olmadığına inandırılabilmişler midir Dorry Miller’i? Pearl Harbour baskını sırasında tüm gemiler dibi boylarken “Solace” adlı gemi yara dahi olmadan kurtulur. Bunun nedeni üstünde taşıdığı kocaman haç işaretidir. Japon pilotlar, Solace’nin hastane gemisi olduğunu görürler ve onu batırmazlar.

3.    Birbiri ardına yapılan yenilik hareketlerinin rahatsız olanlardan Damat Sait Paşa, döneminin padişahı Abdülmecit’in karşısına çıkar ve hiddetle bağırır: “Bu adam cumhuriyet ilan edecek! Saltanatın elden gidiyor, daha ne duruyorsun?” Bu sözlerden ürken Abdülmecit, yenilik karşıtlarının etkisinde kalarak Mustafa Reşit Paşa’ya el çektirir görevden. Özellikle eğitim alanında yapılan yeniliklerin üstüne yobazlığın gölgesi düşmeye başlar. Rüştiye okullarının çocuklara ressamlık öğretiliyor diye harita çizmesinin yasak edileceği söylentisiyle çalkalanır saray avluları... “Umum Mektepler Muavini” Vehbi Molla, bu söylenti üzerine öylesine korkar ki, ne kadar harita varsa toplattırır ve “abdesthane kuburları”na attırır. Bu olay bize, ülkemizde beyniyle düşünenlerin eserleriyle, kıçıyla düşünenlerin ürettiklerinin bir araya gelişinin tarihinin hiç de yeni olmadığını gösterir.

4.    Rumeli Hisarı, Fatin Sultan Mehmet’in, Sultanahmet Camii ise I. Ahmet’in imzasını taşır: Caminin altı minaresi üstünde toplam on altı şerefe bulunmasının nedeni, I. Ahmet’in tahta çıkan 16. padişah olmasıdır.

5.    Topkapı Sarayı’nı müzeye dönüştürme çalışmaları sırasında bulunur Piri Reis’in haritası; 1929 yılında ve sarayın Harem Dairesi’nde!.. Bir cariyenin göğsünde saklandığı için parfüm mü kokuyor sandınız? Ne gezer, üstünde yemek lekesi, kırıntıları vardır, Bu da üstüne çizildiği ceylan derisinden dolayı, Kolomb’un Kızılderililer’le ilk karşılaşmasının anlatıldığı haritanın, Harem’de sofra bezi olarak kullanıldığını gösterir.

6.    Yoksulluğunu takım aşkıyla örtenler,

Yenilgi sonrası karısını dövenler,

Düzene değil de sahada bize sövenler,

Futbol yoksulu, emek yoksulu olanlar

Hepinize elveda...

7.    Futbol ve Tanrı arasında bir benzerlik var mıdır? Her Uruguaylı gibi aslında futbolcu olmak istediğini bir kitabında itiraf eden Eduardo Galeno’ya göre şu nedenden dolayı vardır: “Bir çok insanın ona inanmasıyla ve entelektüellerin ona kuşkuyla yaklaşmasıyla!..”

8.     Süreyya Plajı’nın açılış tarihi olan 1946, kadın mayolarında büyük bir yeniliğin yaşandığı yıldır. 5 Temmuz günü, Fransız modacı Louis Rerard, “Bikini” adını verdiği iki parçalı mayoyu sergiler.  Rerard’ın buluşuna bu adı vermesinin nedeni, ABD’nin dört gün önce Pasifik’teki Bikini adasında yaptığı atom bombası denemesidir. Modacı, buluşunun atom bombası gibi patlayacağını düşünerek, onu “Bikini” adıyla sunar tüm dünyaya. Kadınların göbeğini açığa çıkaran bu mayonun adının konuşulmasına, nice kadının göbek bağının kesilmesiyle dünyaya getirdiği insanları öldüren bir savaş silahının neden olması garip değil mi sizce de?

9.    Aztek kültüründeki tapınma şekillerinin, İslamiyet’le şaşılacak derecede benzerlik taşıdığını anlatan Mayatepek, “secde” konusunda oldukça çarpıcı bilgiler sunar: “Güneşe tapınma töreninde Kızılderililer, dağların üzerinde güneşin ilk ışıkları görülünce hep birlikte yere çöker ve bu ışınları öperler. Müslümanlıkta ise namaz sırısında yapılan secde hareketinin Tanrı’nın huzurunda ayaklarına kapanmak ya da önünde eğilmek anlamına geldiği düşünülemez. Çünkü İslamiyet’te tanrı el, ayak ve bedenden oluşmamıştır. Öyleyse bu benzerlik, Güneş kültüyle açıklanabilir. Namaz saatleri de zaten, güneşe göre belirlenmiyor mu?

Meksika yerlilerinin tapınma yöntemiyle İslamiyet arasındaki benzerlik yalnızca secde konusunda değildir. Kabe’nin tavaf edilmesinin bir benzerine de tanık olduğunu yazar Mayatepek: “Teotihuakan piramiti çevresindeki büyük alanda Azteklerle öteki yerli kabilelerden yüzlerce gencin, yeşil mısır dalları tutarak birbirlerinin ardı sıra ağır adımlarla yürümekte ve güneşe şükranlarını sunmak üzere kendi dillerinde ilahiler okuyarak törenin yapıldığı yerde dönmekteydiler.”

10.  Nazizmin sembolü olan gamalı haç, Tibet’ten, Meksika’ya kadar dünyanın bir çok kültüründe kullanılır. Bunun kaynağı, Kuzey Yıldızı’nın çevresinde hareket eden Büyük Ayı takım yıldızıdır. Bu yıldız kümesinin hareket planı yılda dört kez çıkarıldığında gamalı haç şekli elde edilir.