DÜNYA NASIL DÜZELİR
Baba, pazar sabahı neşeyle uyandı. Bütün gün miskinlik yapıp evde oturacak, elinde kahve, pencere kenarında gazeteleri evire çevire okuyacaktı.
Ama daha kahvaltıda oğlu, sinemaya ne zaman gideceklerini sordu. Oğluna verdiği sözü tamamen unutmuştu: bu pazar onu sinemaya götürecekti. Hay Allah! Bir bahane bulmalıydı.
Birden masanın yanında duran gazetenin, promosyon olarak dağıttığı dünya haritası gözüne ilişti. İşte bahanesi yanıbaşındaydı: haritayı alıp odaya gitti, onu makasla küçük parçalara ayırdı ve tekrar mutfağa dönerek "tamam oğlum, ama önce sana bir görev: bu haritayı düzelt, ondan sonra gidelim" dedi. Sonra da "kendim bile bu haritayi düzeltemem artık" diye düşünüp, keyifle pencere kenarına kuruldu.
Ama on dakika sonra çocuğu yanıbaşında bitmiş, sevinçle "haritayi düzelttim baba, hadi sinemaya gidelim" diyordu.
İnanamadı ve görmek istedi. Ve hayretle içinde gördü. "Bunu nasıl yaptın oğlum?"
"Bana verdiğin haritanın arkasında bir insan vardı. İnsanı düzeltince dünya kendiliğinden düzeldi.
|