İnsan medeniyetini tehdit eden küresel riskler
İnsanoğlunun gelişim süreci Dünya üzerinde başka hiç bir türde görülmeyen ölçekte Doğal Evrim yasalarıyla çelişkili ve öngörülmeyen risklerle dolu geçiyor. Bir başka ifade ile bu gezegen üzerinde insan Türünün son bulması çok büyük olasılıkla yine insan kaynaklı nedenlerden olacaktır. Bu konuya değinen Global Challenges Foundation insanlığı tehdit eden problemleri 12 başlık altında toplamış. Gezegenimizde hayli öne alınmış ve çok büyük olasılıkla tersine döndürülemeyecek olumsuz iklim değişikliği süreci, Gezegeni kısa sürede insan türünün rahatlıkla yaşayamayacağı bir ortama dönüştürmek yolundadır... Şöyle ya da böyle insanla birlikte hemen tüm memeli (sıcak kanlı) hayvanlar için en fazla 1 milyon yıl kadar hayat öngörülüyor... (insan sonrası olası cyborglar dönemini öngörebilmek bizler için hayli olanaksız bir gayret olurdu.) Bitkiler için yaklaşık 100 milyon yıl, bakteriler ve Virüsler için de 1 milyar yıl kadar ömür biçiliyor bu Gezegen üzerinde... ~3,5 milyar yıl sonra nükleer enerjisi tükenerek Kırmızı Dev haline şişmeye başlayacak Güneş tüm Dünyayı canlılıktan steril hale getirecek bir "fırınlama" işleminden sonra büyük olasılıkla tüm Dünyayı yutacaktır. Yani sonuçta vücutlarımızı oluşturan atomlar, merkez yıldızımızın içerisinde yerlerini alacaklar. Bu kadar uzak bir geleceğe gitmesek bile, şimdiki gidişat devam ederse Küresel ısınım Dünyanın son 1 milyon yıllık geçmişinde görülmemiş bir seviyeye (17 C derece üzerine) çıkacak kuraklık ve açlık, baş edilemeyen virüslerin neden olacağı hastalıklar ve bunların sonucu sosyal kargaşalar insan türünün hızlı çöküşüne yol açan ve sonu belirsiz küresel çatışmalara neden olacaktır.
İnsanlık için Küresel boyutta yok oluş senaryolarında göz önüne alınan önemli faktörlerden biri de Mevcut nükleer silahlar arsenali ve bu silahların sonuna kadar kullanılmak olasılığıdır. Dünyada ABD ve Rusya başta olmak üzere on Ülkede nükleer başlıklı füzeler bulunmaktadır.. Ancak Dünyadaki toplam Nükleer silah potansiyelinin (yani her biri ortalama 500 kTon luk ~16 bin nükleer başlığın) yaklaşık %95 kadarı Rusya ve ABD kontrolündedir. Kısacası Dünyada adam başı bir ton nükleer patlayıcı ve bir o kadar da konvansiyonel patlayıcı bulunmaktadır, ki tüm insanlığı beş-on defa öldürecek tahrip gücünden bahsediyoruz. Ukrayna krizinin iki Nükleer süper gücü nasıl tehlikeli bir çatışmaya götürdüğü endişe ile izleniyor.
AIDS ve Ebola benzeri Virüsler gelecekte daha da dirençli ve ölümcül formlara evrilebilirler... Küresel ölçekte hareketli bir insan yaşamından dolayı Tüm Dünyayı tehdit altına alacak bir Pandemi olasılığı giderek artıyor.
Ormanların yok oluşu Temel yaşam (besin-su) zincirini kıran doğal felaketlerin başında geliyor. Her gün 20 km x 20 km büyüklüğünde tropik orman yok ediliyor; mevcut ormanlarda ekolojik sistem kökünden sarsılıyor; sadece flora değil, insanın beslenmesinin temel kaynakları da bu arada büyük risk altına giriyor. İnsanın Doğayı acımasız bir şekilde tahribi, besin ve temiz su kaynaklarına erişimi giderek zorlaştırıyor.
Küresel Ekonomik sistemin motoru halindeki Küresel kapitalist Finanz sistemi çok kırılgan ve sürpriz belirsizlikleri içeriyor. Özellikle gelişmemiş Ülkelerde büyük yıkıntılara yol açacak borsa sarsıntılarının sosyo-ekonomik ardılları büyük kaos ve kargaşaya, hatta Küresel savaşlara yol açabilecek çatışmalara neden olabilir.
İnsanlığa ve hatta tüm canlılığa son noktayı koyabilecek doğal felaketlerin başında Asteroid çarpması geliyor.. en son 65 milyon yıl önce düşen bir asteroidle %70 oranında kıyıma uğramış ve Dinozorlar dönemi sona ermişti. Yine böyle büyük bir çarpışmanın meydana gelmesi ve kıyameti tetiklemesi olasılığı düşük değil.
Bin km3 ten daha fazla kül ve lav çıkaran Süpervolkanlar... Aynen büyük asteroid çarpışmaları gibi, Dünyanın iklim dengesini altüst eden bu Volkan patlamaları geçmişte büyük kıyımlara neden oldu.. 73 bin yıl önceki Toba (Sumatra) Volkanına benzer bir patlama bugün de milyonlarca hatta milyarlarca insanın yaşamını tehdit eder sonuçlar doğurabilir.
Gizli ve yüksek riskli biyolojik araştırmaların yapıldığı Laboratuvarlardan kaza sonucu veya bir terörist eylem sonucu Virüs sızıntı tehlikesi... Bu risk, Dünyadaki tüm nükleer santralların aynı gün patlamasına eşdeğer ve Doğayı sonucu öngörülemeyecek bir felaketle karşı karşıya bırakacak yaşamsal bir risktir. Unutmayalım; Nükleer silahlar kiloton mertebesinde ölçeklenirken, eşdeğer etkiyi yapan kimyasal silahlar kg mertebesinde, biyolojik silahlar ise miligram mertebesinde ölçekleniyor.
Nano teknolojinin karanlık yüzü de var. Nanoteknolojinin üreteceği yeni tip silahların, Nanobots denen küçük robo-makinelerin kontrol dışı "yaşayan her şeye saldırı" başlatmaları olasılığı gelecek endişelerini artıran yepyeni bir faktör oluyor.
Aynı şekilde robotik çağın yan ürünü olarak kontroldan çıkmış "yapay zeka"nın hangi olumsuzlukları tetikleyeceğini öngörmek çok zor. Yapay zeka Risk algılamasında yepyeni bir boyut oluşturuyor.
Ve Geleceğin Dünyasını yaşanamaz hale getirebilecek daha nice ön görülemeyen risk faktörleri var...
*Alıntıdır