Türk kahvesi ve gizemi
Her kahve aynı tadı taşımaz... Nerede içiyorsan, kiminle içiyorsan tadı ona göre değişir...
Sahilde oturduğun rüzgarlı bir sonbahar günü, en sevdiğin dostun ağlarken içtiğin
kahvenin tadı kederlidir... Kahve telvesine yüreğinin acısı karışır.
Bir pazar öğle sonrası annenin "hadi bir kahve yap da içelim" dediği kahve huzurludur...
Köpükler annenin göz bebeklerine yansır...
Dudağının kıyısında kalan küçük bir gülümsemedir...
Bir gece vakti zil zurna sarhoş birinin içtiği kahve düşülen kuyudan çıkma çabasıdır... Koyu
kıvamlı kahverengi bir ipe tutunur çıkarsın ... çıktığın an uyuyakalırsın... ferahlıktır!!!
Dostlarla içilen kahve neşedir... Kahkahalar köpüklerin üzerinde yüzer...
Tek başına gece vakti balkonda içtiğin kahve yalnızlıktır...
Acıdır tadı... Ama garip de bir keyfi, lezzeti vardır...
Baba için yapılan kahve sevgi doludur...
çay bardağında, az şekerli...
Kahve gibi Görünmez sana... Ama sıcaktır dumanı tüter ve kokusu büyülüdür...
Beklemediğin bir anda sana uzatılan kahve başkadır... Isıtır insanın...içini...
Yorgun olduğunda içtigin kahve hafifletir seni...
Kendine getirir, unutturur günün ağırlığını...
Kahve aynı kahvedir belki... köpüğüyle, rengiyle, dumanıyla aynı kahvedir ama içilen kahveler
ruhunun süzgecinden geçer ve tadları değişir...
Her kahve aynı değildir buyüzden...
Ben de sizleri sevgiyle pişirilen bir kahve içmeye davet ediyorum.
akşam, öğle öncesi, sonrası ya da gece kahvesi. ne zaman isterseniz.
Dostlukla yudumlayacağımız bir kahve molası vermeye ne dersiniz?