ÇEK  ELİNİ  TEMEL…

 

 

Temel ölüm döşeğindeyken mutfaktan gelen nefis çikolatalı kek kokusu ile gözlerini açmış…

Son arzusu olarak bundan bir parça yemek istemiş…

Fadime’ye seslenmişse de duyuramamış…

 

Son bir gayretle doğrulmuş ve yerde adeta sürünerek mutfağa kadar gitmiş…

 

Tam masanın üzerindeki çikolatalı keke uzanıyormuş ki, Fadime’nin;

“Çek eluni bakayum Temel” diye bağırdığını duymuş…

“Çek eluni, onlari çenazen içun hazirladum”

 

 ÇIPLAK GÖSTEREN GÖZLÜK

 

Temel, Çin’den insanları çıplak gösteren gözlük getirtmiş…

 

Sokaklarda keyifle dolaşıp insanları çıplak olarak seyrettikten sonra gidip bir de karısı Fadime’ye göstermek istemiş…

 

Gözlük gözünde kapıyı anahtarıyla açıp içeri girince Fadime’nin komşu Dursun’la ayakta durduğunu görmüş…

 

Doğal olarak gözlükle her ikisi de çırılçıplak görünmüş…

Temel biraz utanmış, hemen gözlüğünü çıkarmış…

 

Allah, Allah… Her ikisi yine çırılçıplak!

“Tüh” demiş hayıflanarak. “Çin malı çabuk bozulur demişlerdi de inanmamıştım”…

 

 GİYİNUR GİDERSUN

 

Temel bir kadını evine götürmek için dil döküp durmuş…

En son aklına “kelebek koleksiyonu” kandırmacası gelmiş…

“Benum bi kelebek koleksiyonum var, dillere destandur…Görmek istemez misun” diye sormuş…

Kadın, “Peki görür de beğenmezsem” diye alay etmiş…

 

Temel altında kalır mı;

“O zaman giyinur gidersun” demiş…

 

 İLİŞKİ

 

Orta yaşlı çiftin dünyalar güzeli iki kızı vardı ama gönülleri bir erkek çocuk arzuluyordu hala. Son bir

deneme yapmaya karar verdiler.

Kadın hamile kaldı. Doğum günü sağlıklı bir erkek dünyaya geldiğini duyan baba neşeyle hastaneye koştu ama o güne  dek gördüğü en çirkin bebekle karşılaştı.

Karısına: "İmkanı yok, bu bebeğin babası ben olamam.İki melek gibi kızdan sonra...

Kızmayacağım, itiraf et, arkamdan bir işler çevirdin değil mi?" diye sordu.

 

Kadın tatlı bir gülümseme ile cevap verdi:

 

" Bu sefer değil hayatım!

 

 

 İLİŞKİ

 

Kadınla sevgilisi yatakta iken kocasının eve döndüğünü duydular. "Çabuk" dedi kadın "Şurada köşede dur!"

Adamın çıplak vücudunu bebek yağı ile ıslatıp talk pudrasıyla iyice örttü.

"Asla kıpırdama.. Sen bir heykelsin"

 

Gördüğünün ne olduğunu soran kocasına "Oh O mu? Bir heykel. Smith'lerde gördüm. Ben de beğenip bunu aldım"

 

Koca fazla üstelemez. Yatma vakti gelir.

 

Gece 2 gibi adam kalkıp mutfağa iner ve elinde bir bira ve sandviç ile salona döner. "Al" der heykele.

 

 "Ben de senin gibi iki gün Smith'lerde ayakta durdum ama kimse birşey getirmedi!"