BİLGİ PAYLAŞILDIKÇA ÜRETKENDİR, PAYLAŞILMAYAN BİLGİ BATAKLIKTAKİ HAZİNE GİBİDİR.
Siteme Hoş Geldiniz Adil DURUSU
   
  SİTEME HOŞ GELDİNİZ Adil DURUSU
  Deprem: Öncesi, Anı, Sonrası
 

Deprem: Öncesi, Anı ve Sonrasında İlkyardım

 

“Deprem” korkutucu, ürkütücü, ne zaman, nerede başımıza geleceği belli olmayan ve engellenemeyen, oluşu öngörülemeyen bir afettir. Bildiğimiz ama hep kaçtığımız bir gerçek daha var. Depremler ve afetler olmaya devam edecek, daha çok insan ölecek, daha fazla maddi hasar yaratacak. Bunu bilmek için kâhin olmamıza gerek yok. Çünkü biz bu kadar ilerlemiş afetle mücadele bilincine rağmen hala fay hattı üzerine ev, bina, okul hastane gibi toplu yaşanılan binaları kuruyoruz, hala şehir içinden patlayıcı ve yanıcı madde taşıyan tankerlerin geçmesine göz yumuyoruz vs. Peki, ne yapabiliriz?

 

Yapabileceğimiz tek şey var. Deprem gerçeğini ve bir gün yine olacağını bilelim, kabullenelim ama hazırlıklı olalım. Eğitim alalım, bu sayede depremlerden ve afetlerden en az psikolojik, bedeni ve yapısal zararla kurtulalım.

İşte bugün bunun için, İlkyardım konusunda bilinçlenmek için buradaydık. Bundan sonraki ev ödevimiz artık ilgili profesyonel kurumlardan “Temel yaşam Desteği” eğitimlerini almak olmalı… Nice depremsiz günlerde görüşebilmek ümidi ile.

 

Afet Nedir:

Afet’in birçok tanımı vardır. En kısa ve özet şekilde: o anda ilgili sağlık kuruluşunun bakımını üstlenemeyeceği kadar çok hastanın ayni anda başvurması halidir. Afetler için her zaman sayı önemli değildir. O şehrin üst düzey yöneticisinin trafik kazası, kalp krizi vs gibi şikâyetler ile müracaatı bile orada afet yaşanmasına neden olur.

 

Depremlere (afetlere) Nasıl Hazırlanmalıyız?

Depremlere ilkyardım anlamında hazırlanmak için üç önemli aşama vardır.

Deprem öncesi hazırlıklar,

Deprem sırasında yapılması ve yapılmaması gerekenleri bilmek,

Deprem sonrası yapılması gerekenler.

 

Bugün evimize gidince ev ödevimiz şu olmalı: Bu yazıyı çoğaltarak önce ev halkına, sonra komşularımıza, çocuğumuza ve öğretmenine ulaştırmak olsun. Sonra da yazının içinde açıklayacağımız “deprem çantası” ve “kişisel eylem planımızı” hazırlamak ve hemen ilk hafta sonu tatbikat yapmak olsun

 

Deprem Öncesi hazırlıklar:

“İlkyardım”, “temel yaşam desteği” eğitimleri alalım,

Evimiz, arabamız, okul veya işyerimizdeki ilk yardım çantalarını gözden geçirelim, eksikleri tamamlayalım,

Depremlerde en büyük ölüm ve yaralanmalar evde başımıza, üstümüze düşen ağır eşyalardan olmaktadır. Bu nedenle bulunduğumuz her ortamdaki kütüphane, kitaplık gibi ağır mobilyalar duvara monte edilmeli, mutfak rafların üst gözlerinde ağır tabak, bardak bulundurulmamalı, yatak odasında baş ucunda duvarda tablo vs asılmamalıdır,

İhtiyaçlarımıza uygun deprem çantası oluşturalım bunu evimizde, arabamızın bagajında, işyerimizde, okulumuzda kullanıma hazır bulunduralım,

“Kişisel afet eylem planımız” olmalı ve bunu yılda en az iki defa sanki deprem olmuşçasına uygulayalım. Bu plan içinde şu noktalar açık olmalıdır.

Aile bireyleri afet sırasında evin hangi odasında toplanacak?

Evinizde yedek fener, yangın söndürücü alet, ilkyardım çantası nerede? Çocuklarımız da dahil olmak üzere herkez bunların yerini bilmeli,

Su vanasının, mutfaktaki tüpün yeri herkes tarafından bilinmeli ki deprem sırasında kaçak olursa hemen kapatılabilsin,

Şehir içinde ailenin buluşabileceği 1-2 değişik yer tesbit edilmeli ki deprem nedeni ile evimize ulaşamazsak aile bireyleri bu buluşma noktalarında toplansın, (Karşıyaka yunusların önü, vapur iskelesi önü, tran istasyonu gibi)

Başka şehirlerdeki akrabalarımızın telefonlarını not edelim ki ki deprem sonrasında onları ne durumda olduğumuz konusunda bilgilendirelim,

 

Deprem sırasında yapılacaklar:

Genel kurallar:

Panik yapmayıp sakince düşünmeye ve hareket etmeye çalışalım,

Sarsıntı devam ederken asla bulunduğumuz ortamı terk etmeyelim, asansör ve merdivenleri kullanmayalım çünkü buralar deprem sırasında en zayıf ve tehlikeli yerlerdir,

Camlardan, mutfaktaki dolaplardan uzakta duralım ki kırılan düşen cam ve parçalar bizi yaralanmasın,

Hemen sağlam bir masa, sehpa altına girerek, cenin pozisyonuna girelim, başımızı kitap, yastık ile koruyalım,

Alternatif korunma yöntemi olarak kalorifer, çamaşır, bulaşık makinesi gibi aletlerin yanında cenin pozisyonuna girerek baş ve vücudumuzu korumaya çalışalım,

Elektrikler kesildi ve ortam karanlık oldu ise asla kibrit, çakmak kullanmayalım. Havagazı kaçağı vs olabilir bu da patlama ile sonuçlanabilir,

Ortamımızda açık olan kat kaloriferi, havagazı vs hemen kapatalım, elektrik sigortalarını kapatalım,

Asla ama asla uyduruk, kimden çıktığı beli olmayan söylentilere inanmayalım (daha büyük deprem olacakmış, bu hafifmiş, valilik evlerimizi boşaltın diyor gibi..). Sadece devletin ilgili kurum ve kişilerini ve onlardan gelen bilgileri dinleyelim,

Asla ama asla pencereden atlamayalım çünkü bu çok ciddi kırık ve yaralanmalara neden olabilir.

 

Sallantı Sırasında Okulda, Evde, İşyerimizdeyiz

Yukarıda saydıklarımız aynen uygulayalım, ancak deprem durduktan sonra gerekiyor ise bina dışına çıkalım,

Deprem sonrası dışarı çıkmanın, sokaklarda araba ile dolaşmanın, araba veya çadırlarda gecelemenin bilimsel hiçbir faydası yoktur. Aksine hava soğuk ise hastalanmamıza, uykusuz kalmamıza, yolların tıkanmasına, ambulans ve itfaiye gibi profesyonellerin olay yerine ulaşmalarını geciktirmiş oluruz,

Radyoyu açarak deprem ve gelişmeler hakkında bilgi alalım,

 

O Anda Büyük Alışveriş Merkezindeyiz

Asla ama asla giriş-çıkış kapılarına hücum etmeyelim Çünkü ayni anda o kadar çok insanın bir anda dışarı çıkması mümkün değildir. Aksine ezilerek yaralanabilir hatta ölebiliriz.

Ortada boş bir alanda sarsıntının durması ve kalabalığın azalmasını bekliyelim, binayı sonra terk edelim,

 

Arabada Seyir Halindeyiz

Arabamızı park gibi, boş bir alanda park ederek durduralım ki benzin veya mazotu bitmesin.

Radyomuzu açarak bilgi almaya çalışalım,

Park ettiğimiz yer bina ve köprülerden, elektrik direklerinden, viyadük, alt-üst geçitlerden, deniz, nehir, göl gibi ortamlardan uzakta olsun ki yıkıntılardan ve muhtemel su yükselmesinden etkilenmeyelim,

Sallantının bitmesini bekleyip ondan sonra arabadan çıkalım.

 

Sokaktayız

Binalardan uzak, elektrik kablolarının ve direklerinin olamadığı boş bir alanda, eğer gerekiyor ise yinen cenin pozisyonuna girerek ve başımızı koruyarak sallantının bitmesini beleyelim,

Binalardan uzak duralım çünkü oradan saksı, kırılan camlar, tuğla ve kiremit düşebilir ki bunlarda bizi yaralayabilir,

 

Deprem Sırasında Enkaz Altın Kaldık

Eğer yaşıyorsak önce sakin olmaya çalışalım ve kurtulacağımız ümidini hiç kaybetmeyelim,

Yakınımızda kalorifer gibi madeni cisim varsa ona taş vs. ile vurarak ses çıkartalım ki sivil savunma ekipleri varlığımızdan ve yerimizden haberdar olsun,

Çok az hareket edelim ki enerjimizi harcamayalım,

Eğer ortamda su var ise hemen bitmeyecek şekilde, kontrolü olarak içelim,

Yanımızda düdük varsa onu var gücümüzle çalıp sesimizi duyurmaya çalışalım,

Yardım gelmesini bekliyelim, eğer var ise radyoyu açarak hem hayatta kalmaya çalışalım hem de dış ortamdan haberdar olalım

 

Deprem geçtikten sonra:

Eğer birimizde sağlık sorunu var ise hemen gerekli ilkyardımı uygulayalım (kolu bacağı kırık ise atelleyelim, kanama varsa eldiven giyerek bası yapalım),

Gerekiyor ise ambulans çağıralım. Unutmayalım ki Türkiye’nin her yerinde ambulans çağırmak için tek telefon numarası vardır ve de o “112” ’dir,

Hemen evimiz veya o anda yaşamakta olduğumuz ortamı (hastane, okul, işyeri vs) kontrol edelim. Su, gaz kaçağı varsa dikkat ederek onları kapatmaya çalışalım ve/veya ilgileri arayalım (İzmirgaz, belediye, jeotermal AŞ, itfaiye gibi).

Hemen komşularımızı ve yakın çevremizi ve de özellikle yakınımızda engelliler varsa onlarla ilgilenelim,

Eğer her şey yolunda ise çok süratle eski yaşantımıza dönelim ki depremin yıpratıcı etkisinden kurtulalım.

Unutmayalım ki insan bio-psiko-sosyal bir varlıktır. Deprem eşyalarımızı yıkarken ayni anda bedenimizi ve ruhumuzu da yıkmaktadır. Bu nedenle büyük afetler ve depremlerden sonra eğer yaşanan kötü psikolojiden kurtulamıyorsak psikolog veya psikiyatri uzmanından profesyonel destek alalım,

Evimizi, iş yerimizi en kısa sürede eski haline getirelim, süratle eski günlük yaşantımıza dönelim,

Artçı deprem ve şoklar gelebilir. Radyoyu dinleyerek gelişmelerden haberdar olalım. Kendimizi ve şartlarımızı her an yeni bir deprem olacakmış gibi düzenleyelim.

 

Deprem (afet) Çantası İçeriği:

Deprem afet sonrasi ilk 1-2 gün için aile bireylerinin en çok ihtiyaç duyacakları malzemeleri içeren bir çantadır. Küçük bir spor çanta içine hazırlanabilir. Deprem sonrası evden ayrılmamız gerekirse yanımıza alınabilir ve/veya arabamızın bagajında saklanabilir. İçeriğinin altı ayda bir kontrol edilmesi uygun olur. Mevsime göre giyecekler değiştirilir, konserve, su varsa yenilenir.Çanta içeriğini her aile kendi ihtiyaçlarına göre düzenleyebilir.

 

Önerilen içerikte temel olarak şu başlıklar bulunur

Üç günlük yiyecek ve su,

Giyecek malzemesi;

Battaniye

Uyku tulumu

Yedek çorap

Ayakkabı

Çamaşır

T-shirt

Kazak

Pantolon

Yağmurluk

Eldiven

İlkyardım Çantası

Kişisel bakım ve temizlik ürünleri

Diş fırçası – diş macunu,

Tuvalet kağıdı

El, yüz ve hatta güneş kremi

Sıvı sabun

PET, Libress, ob

Erkekler için traş takımı

Tarak, saç fırçası,

Şampuan,

Naylon torba (atıklarımız için)

Fener, pil,

Düdük

Erişkinler için lazım olabilecek başlıklar:

Temel ilaçlar (tansiyon, şeker, kalp gibi sürekli kullanılan ilaçlar),

Lensler, lens solusyonu,

İşitme cihazı,yedek pili,

Yedek gözlük,

Takma diş, vs

Kalem – kağıt, Post-it – bloknot

Telefon kartı

Cep telefonu, yedek pili,şarj aleti

Pilli radyo ve yedek pilleri

Kibrit – çakmak

Nakit para, tapu, kredi kartı, banka hesap no, ehliyet, evlilik cüzdanı gibi gibi önemli evrak

Çatal-bıçak, kaşık, İsviçre bıçağı

Çocuğumuz varsa ihtiyaçları:

Biberon,

Mama,

Bez

Kremleri (pişik vs),

Onu oyalayabilecek malzemeler (kitap, en sevdiği oyuncak vs),

Varsa kullandığı ilaçlar

 

Depremler ve Çocuklarımız

Depremlerden psikolojik olarak en çok etkilenen grubun başında çocuklar gelir. Onların bu afetlerden en az şekilde etkilenmesini sağlamak için:

Çocuklara afetlerin bir gerçek doğa olayı olduğu, kimsenin kabahati olmadığı anlatılmalı,

Daha önce depremler sırasında yaşadığınız tecrübelerimizi çocuklarımız ile paylaşlmalı,

Deprem sırasında yaşadıkları duygularını ifade etmeleri için teşvik edilmli ve dikkatlice, eleştirmeden dinlenmeli,

Anne babalar onlara destek olmalı, bunun geçici bir durum olduğunu ve ebeveyn olarak yanlarında olduğumuz hissetirilmeli,

Evimizi toplarken, eski hal ve yaşantımıza dönerken, yani kırılan, dağılan eşyaları toplarken çocuklarımızın da bize yardımcı olması sağlanmalı.

 

 

Sonuç, Özet:

Çok değerli konuklarımız. Daha önce de değindiğimiz gibi depremler olmaya devam edecek, daha çok insan ölecek, daha çok maddi hasar yapacak. Bu gerçeği kabullendikten sonra yapabileceğimiz en güzel şey:

Eğitimli olmak,

Kişisel afet eylem planımızı oluşturmak ve aile içinde tatbikat yapmak,

Deprem öncesi, sırası ve sonrasında yapmamız gerekenleri bilmek, bilmiyorsak öğrenmek, şeklinde özetlenebilir.

 

Kaynaklar:

http://www.ulkumenrodoplu.com. 
Afet Tıbbı Kitabı. Yrd. Doç. Dr. Mehmet ERYILMAZ, Yrd. Doç. Dr. Ufuk DİZER. Ünsal yayınları, 2005, ANKARA.

Impact of the Terrorist Bombings of the Neve Shalom and Beth Israel Synagogues on a Hospital in Istanbul, Turkey. Ülkümen RODOPLU, Jeffrey ARNOLD, Rifat TOKYAY, Gürkan Ersoy, Serkan ÇETİNER, Tayfun YÜCEL, Academic Emergency Medicine February 12(2):135-141: 2005,

http://www.bt.cdc.gov/disasters/earthquakes.

http://www.colorado.EDU/hazards.

http://www.ssgm.gov.tr.
http://www.fema.gov/hazard/earthquake/index.shtm.

http://www.bt.cdc.gov/preparedness/plan.

http://democrats.assembly.ca.gov/members/a18/pdf/EarthquakePrep.pdf.

 

Depremde nerede durmalı?   

Adım Doug Copp.

 

Dünyanın en tecrübeli kurtarma birimi Amerikan Uluslar arası Kurtarma Ekibinin Kurtarma şefi ve afet olayları müdürüyüm. Bu makaledeki bilgiler bir deprem anında hayat kurtaracaktır.

 

 

875 yıkılmış binaya sürünerek girdim, 60 ülkeden kurtarma ekipleriyle çalıştım, birçok ülkede kurtarma ekipleri oluşturdum, ve çok sayıda ülkede birçok kurtarma ekibinin üyesiyim. 2 Yıl boyunca birleşmiş milletler felaket 'azaltma' uzmanıydım. 1985'ten beri aynı anda gerçekleşenler hariç dünyadaki bütün büyük felaketlerde çalıştım.

 

1996'da benim hayatta kalma metodumun geçerliliğini ortaya koyan bir film yaptık. Türk hükümeti, İstanbul belediyesi, İstanbul Üniversitesi, Case yapımcılık, ve ARTI bu pratik ve bilimsel testin filme alınmasında işbirliği yaptılar.

 

İçinde 20 maket (mannequis) olan bir okulu ve evi yıktık. On maket 'çömel ve korun' metodunu uygularken, 10 maket 'hayat üçgeni' metodumu uyguladı. Tasarlanmış yıkımdan sonra görüntüleri filme almak ve sonuçları belgelemek için enkazı geçip binaya girdik.

Bina yıkımlarında oluşabilecek şartlar dahilinde direk olarak gözlemlenebilen ve bilimsel şartlar altında hayatta kalma tekniklerimi uyguladığım film 'çömelip korunan/saklanan' kişiler için hayatta kalma şansının sıfır olduğunu ortaya koydu.

 

Hayat üçgeni metodumu kullananlar için hayatta kalabilme şansı yaklaşık olarak % 100 oldu. Bu film Türkiye'de ve Avrupa'nın geri kalan kısmında milyonlarca izleyici tarafından izlendi. Bu film ABD, Kanada ve Güney Amerika'da RealTV programında izlendi.

 

Enkazına girdiğim ilk bina 1985 Mexico City depreminde bir okuldu. Bütün çocuklar sıralarının altındaydı. Her bir çocuk kemiklerinin kalınlığına kadar ezilmişlerdi. Sıralarının yanındaki koridorlara uzanmış olsalardı hayatta kalmış olabilirlerdi. Bu 'ayıptı, gereksizdi' ve çocukların neden koridorlarda (sıraların arasında) olmadığını merak ettim. O an, çocuklara bir şeyin/eşyanın altına saklanmalarının söylendiğini bilmiyordum.

 

Basitçe ifade edilirse, binalar yıkılırken, objelerin üzerine düşen tavan ağırlığı veya içerideki mobilyalar bu nesnelere çarparken yanlarında bir yer, boşluk bırakırlar. Bu boşluk benim 'hayat üçgeni' dediğim alandır. Nesne ne kadar büyük ve ne kadar dayanıklı olursa daha az ezilecektir.

 

Nesneler ne kadar az ezilirse boşluk ve bu boşluğu kullanan kişinin yaralanmama olasılığı o kadar artar. Bir dahaki sefere televizyonda yıkılan bina izlerken gördüğün üçgenleri say. Heryerdeler.

Yıkılan bir binada göreceğiniz en yaygın biçimdir.

Deprem anında hayatta kalma, ailelerine bakma ve başkalarını kurtarma hakkında 750 bin nüfuslu Trujillo kentinin İtfaiye bölümünü eğittim. Trujillo İtfaiye Departmanının kurtarma şefi Üniversitede profesördür. Bana her yerde eşlik etti. Kişisel ifadeleridir:

 

'Adım Roberto Rosales. Trujillo kurtarma ekibi şefiyim. 11 yaşındayken çöken bir binada mahsur kaldım. Mahsur kalışım 1972 yılında 70.000 kişini öldüğü depremde oldu. Erkek Kardeşimin motosikletinin yanında oluşan 'hayat üçgeni' içinde hayatta kaldım.

Yataklarının veya sıraların, masaların altına giren arkadaşlarım ezilerek öldüler (isim, adres vb detayları anlatıyor). Ben hayat üçgeninin yaşayan örneğiyim. Ölen arkadaşlarım 'çömel ve korun' örnekleridir.

 

DOUG COPP'UN ÖNERİLERİ

 

1) 'Binalar çökerken basitçe 'çömelen ve korunan' kişiler istisnasız her defasında ezilerek ölüyorlar. Masa, araba gibi nesnelerin altına giren kişiler her zaman ezilirler.

 

2) Kediler, köpekler ve bebekler'in hepsi doğal bir şekilde dizlerini ana rahmindeki gibi karınlarına doğru çekerek kıvrılırlar. Deprem anında sizde bu şekilde kıvrılmalısınız. Bu doğal bir güvenlik ve hayatta kalma içgüdüsüdür. Daha küçük bir boşlukta hayatta kalabilirsiniz. Hafifçe ezilecek ama yanında boşluk yaratacak bir kanepe, geniş büyük bir eşyanın yanında durun.

 

3) Ahşap evler deprem anındaki en güvenli yapılardır. Sebebi basittir; ahşap esnektir ve depremin zorlamasıyla hareket eder. Eğer ahşap bina çökerse geniş yaşam boşlukları oluşur. Ayrıca, ahşap binalar daha az yoğunlukta yıkılış ağırlığına sahiptir. Tuğla binalar ayrı tuğla parçalarına ayrılacaklardır. Tuğlalar bir çok yaralanmalara sebep olacaktır, ama (beton) bloklardan daha az ezilmiş vücutlar yaratırlar.

 

4) Eğer gece yataktayken deprem olursa, basitçe yuvarlanarak yataktan düşün. Yatağın çevresinde güvenli bir boşluk oluşacaktır. Oteller müşterilerine deprem anında yatakların yanında yere uzanmalarını salık veren bir uyarı notunu odalarda her kapının arkasına asarlarsa depremlerde çok büyük hayatta kalma oranlarını sağlayabilirler.

 

5) Televizyon izlerken deprem olursa ve kolayca kapıdan veya pencereden dışarı kaçmak mümkün değilse, kanepe veya büyük bir koltuğun/sandalyenin yanında cenin pozisyonunda kıvrılarak yere uzanın..

 

6) Bina çökerken Kapı kirişlerinin altına geçen herkes ölür...Nasıl mı? Eğer kapı kirişlerinin altına geçerseniz ve kapı kirişi öne veya arkaya doğru düşürse inen tavanın altında ezilirsiniz. Eğer kapı kirişi yana doğru yıkılırsa ikiye bölünürsünüz. Her iki durumda da ölürsünüz!

 

7) Hiçbir zaman merdivenlere gitmeyin/yönelmeyin. Merdivenler (ana binadan) farklı bir 'frekans aralığına' sahiptir; ana binadan bağımsız/ayrı olarak sarsılırlar. Merdivenler ve binanın geri kalanı devamlı olarak birbirlerine çarparlar, ta ki merdivenlerin yıkılışı gerçekleşene kadar. Merdivenlere ulaşan insanlar basamaklar yüzünden yaralanırlar. Korkunç şekilde sakatlanırlar. Bina yıkılmasa dahi, merdivenlerden uzak durun. Merdivenler binanın hasar görmesi en muhtemel kısmıdır. Depremde yıkılmamış olsa dahi, merdivenler bağırarak kaçmaya çalışan insanların aşırı yüklenmesi ile çökebilir. Merdivenler binanın geri kalan kısmı zarar görmemiş olsa dahi her zaman güvenlik açısından kontrolden geçirilmelidir.

 

8) Binanın dış duvarlarına yakın yerlerde durun, mümkünse dışına çıkın. Binanın iç kısımlarındansa dış kısımlarına yakın yerlerde olmak çok daha iyidir. Binanın dış çevresinden ne kadar içeride olursanız, çıkış yolunuzun kapanma ihtimali o kadar artacaktır.

 

9) Aynen Nimitz yolundaki katlar arasındaki (yıkılan) blokların meydana getirdiği gibi, deprem anında üst yolun yıkılmasıyla ezilen araçların içinde bulunan insanlar ezilirler. San Francisco depreminin kurbanlarının hepsi araçlarının içindeydiler. Hepsi öldü.

Araçlarının dışına çıkıp,aracın yanına uzanıp veya oturarak kolaylıkla hayatta kalabilirlerdi. Ölen herkes eğer araçlarından çıkıp, araçlarının yanına oturabilseler veya uzanabilselerdi yaşıyor olabilirdi. Ezilen bütün araçların yanında-kolonların direkt olarak üzerine düştüğü araçlar hariç- 3 feet yükseklikte boşluklar oluşmuştu.

 

10) Enkaz halindeki gazete ofislerini ve çok miktarda kağıdın olduğu ofisleri dolaşırken kağıdın sıkışmadığını /ezilmediğini keşfettim. Kağıt yığınlarının/kümelerinin etrafında geniş boşluklar bulunur/oluşur.

 

 
  Bugün 1481930 ziyaretçi buradaydı! Siteme Hoş Geldiniz Adil Durusu

ANA SAYFAYA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ

 
 
Siteme Hoş Geldiniz Adil Durusu SAĞLIK VE HUZUR DOLU NİCE GÜNLERE......
Kapadokya Eğlence Merkezi Başvuru Kaynakları Başvuru Kaynakları Submit Your Site To The Web's Top 50 Search Engines for Free! ÜRGÜP Esbelli Mahallesi Butik otelleri  Create FREE graphics at FlamingText.com

Image by FlamingText.com Check  Out My Rank On PRTracking.com! Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?

Ücretsiz kaydol